Verenler-Alanlar (Kadınların dikkatini çekmek)

YANIT

Evrende hiçbir kural yoktur. Kuantum mekaniği her şeyin birbirine bulaşık, kimi zaman dolanık, kimi zaman ayrık, ama hep değişken olduğunu ortaya koymuştur. Hiç bir şey ataerkinin idealize ettiği gibi düzgün, düzenli, kurallı, katı, kesin, yerli yerinde, sağduyulu ve mantıklı DEĞİLDİR. Bu durum Einstein gibi fizikçileri çok rahatsız etmiş; ona "Ay'a bakmadığımda orada olduğunu bilmek istiyorum" dedirtmiş; deneysel ortamda doğruluğu kanıtlanan kuantum dolanıklığına "spooky action at a distance" adını taktırmıştır. Ama kim ne derse desin, ne kadar karşı çıksa da çıksın, mikro (atom altı evren) ve makro (içinde yaşadığımız evren) "her an her şeyin olabileceği, kuralsızlık ortamı"dır. Adı geçen kuralsızlığın varlığı mucizelere de olanak tanır. Ataerkinin doğruları ve kuralları, her şeyin aynı (değişmeden) kalacağı (ki, bunun anlamı ilerleyememek/gelişememek/düştüğümüz yerden çıkamamak demektir; evrim hep ileri gider) bir ortamı yaratmak adına vardır. Bu ortamda ise mucize elde etmek çok zordur.

Kuantum mekaniği sonrası ortaya çıkan "evrende kesinlik olmadığı" gerçeği ile Newton'un ünlü yasalarının bile yanlışlığının anlaşıldığı çağımızda öngördüğünüz kuralın gerçek olma olasılığı sıfırdır arkadaşım. Ancak madem ki, her bilinç kendi gerçekliğini var etmektedir ve bu var edişin ana argümanı inançtır; o zaman sizin gerçekliğinizde, gerçek olduğuna inandığınız bu kural işlevsellik kazanacaktır. Ama hala da bu durum evrenin ana işleyiş mekanizması ile alakasızdır.

Cümlelerinize geçeyim.

" Kadinli bir erkek neden dikkat çeker ?"
Ortalama on yıllık ömrü olan bu tarz pop kültür inançlarına itibar etmemenizi öneririm. Benim zamanımda bu tarz bir inanç yoktu. Bunlar mesnetsiz, hiçbir makrokozmik geçerliliği olmayan, nev'i şahsına münhasır sözlerdir. Kararlarını işlevselliği bulunmayan idealar temelinde alanlar pratikte başarılı olamazlar.

" hiçbir kadindan bir bakis , ilgi yakalayamazken , ne zaman yanimda bir kadin bulunsa bütün gözler bana bakiyor "
Burada üzerinde durulması gereken nokta neden kadınlar tarafından bakılmaya bu kadar önem vermenizdir. Söz konusu önemseme, elde edilemeyecek bir sonuç (her kadının bakması) adına olduğu için eninde sonunda sizde kaygı yaratacak ve NE celp etmenize neden olacaktır. Kadınlar tarafından beğenilmek ben dahil pek çok erkeğin özlemidir. Ancak kadınların çoğunluğu (hele ki her kadın) tarafından beğenilecek olmak bütünü ile gerçekdışı bir beklentidir. Aktörler ve modeller bu sınıfa girebilecek olsalar da, aslında beğenilen onlar değil, görsel medyadaki zahiri görüntülerinin var ettiği bir altyapıdır. Yani bu kişiler aktör, yada model olmasalar, oldukları kadar dikkat çekmeyeceklerdir. Bunun da ötesinde, "seks objesi" olarak lanse edilen ve gerçekten de insanların çoğunluğuna çekici gelen bu gibi kişileri son derece itici bulan pek çok insan da vardır.

Bütün gözlerin bazı şartlarda size baktığını iddia etmeniz de aslında önemli bir noktadır. Bu durum eğer gerçekse, kendinizi aldatmıyorsanız, inancınız nedeni ile çok güçlü bir aura yarattığınız düşünülebilir. İnanç ile bu ölçüde bir EM alan var edebilmek ise genelde üst düzey majisyenlerin becerisidir. Majisyen olmadığınız halde (olmadığınızı varsayıyorum) bu alanı var edecek beyin gücünüz, majide önemli başarılar yaratabilecektir. (İnanç gama dalgasıdır. Çok güçlü inanç, yüksek gamadır. Maji metot kadar gama ile de yapılır.)

" Belki tamamen benim dünyamda yasanan bir olay ."
Her şey kendi dünyamızda yaşanıyor zaten. :) Gerçekliğimiz sadece kendimize ait.

" Resmen sevgilini benimle aldatmalisin dermis gibi ."
Korkarım ki beyninizde bu düşünce var; bana kalırsa, bu düşünce sizin inancınız. Şöyle açıklayayım; lütfen darılmayın, kesinlikle art niyetle konuşmuyorum; bence siz ya eşli kişileri baştan çıkartmayı eğlenceli bulan veya en azından bu konuya odaklı; ya da bu sonuçtan korkan birisiniz. Ancak birlikte olduğunuz hanım ile GERÇEKTEN ilgili iseniz, "Ben erkeğim" diye kasılmayıp, ona şefkat, ilgi, sevecenlik sergiliyorsanız, o zaman evet, kadınlar sizi etkileyici bulabilir, ya da ilgi ve/veya özlemle ikinize de bakabilirler. (Bu tutum -yani dikkat çekmek için sözde çevre ile ilgilenmeyip dikkatini aşırı şekilde partnerine yöneltmek- bir jigolo taktiğidir; bunu da söylemeden geçemedim.)

" Bostayken , yalnizken görünmez olusum ."
Görünmez olma denilebilecek durum ne yazık ki gerçektir. Bu gibi kişiler halk arasında "silik" denir ve aşır kaygılı, mutsuz, içine kapalı ve güvensiz kimselerin aurası ile ilgilidir. Bunun tam tersi olarak herkesin kendisine baktığını (olumsuz anlamda konuşuyorum) iddia eden ve bunun da doğru olduğunu bilen biriyim. Bu iki can sıkıcı konumda öğrencilerim oldu. Bir tanesini -ortak karar ile deneme amaçlı- caddede yürürken arkasından izledim… haklıydı… yanından geçen bazı kişiler -görünüşünde dikkat çekecek bir şey bulunmasa da- ona bakıyordu. Bu da tamamen aura ile ilgili. Aura, olumsuz şekilde dikkat çekici de olabilir. Aura, inanç neyse o biçimdedir; çünkü aura, var edilirken inancın büyük rol oynadığı EM alandır.

Dikkat çekmeyi çok seviyorsanız bu sonuç adına maji yapabilirsiniz; ancak asıl önerim, kadınların ilgisine bu kadar önem vermemenizdir. Kadınlara önem vermeyin, ya da kadınların dikkatini çekmek önemli bir şey değildir asla demiyorum. Ancak güzel şeyler de dengesini (ağırlık noktalarını) kaybedebilir ve kişiye acı vermeye başlayabilirler. Bana sorarsanız beyninizdeki bu abartılmış beklentinin (arzunun) gerisinde kadınları çok sevmeniz, ama epey yanlış tanımanız, belki de geçmiş başarısızlıklar yüzünden onlar hakkında gerçekdışı inançlara kapılmanız, ama kendinizi -belki bilincinde olmasanız bile- pek de sevmemeniz bulunmakta.

Bizim diğer sitede kadınların dikkatini çekmeyi öğrettiğim bir kurs var. Kursta güzel giyim, doğru duruş, nezaket, tavır, kadınlara uygun davranma becerisi öğretilmekte. Ancak kursta apaçık söylenmeyen şu ki; bu öğretilenler ile dikkat çekici olan erkeklerin sonuca varma nedenleri öğretilenleri uygulamaları kadar, öğretilenlerin onlarda kendilerine yönelik beğeni ve böylece özgüvenlerinde artış sağlayacağı. :) Kendini beğenmek (daha doğrusu sevgi ile kabul etmek) çok önemli. Söz konusu kabulleniş, olumsuz yanların farkına varıp bunlardan ezilmeden, kendini suçlamadan tümünden kurtulmak için ciddi bir savaş vermeyi de içermekte.

Editörün notu: İlgili kursun adı "A-Stil Seksapel, Kalite ve İmaj kursu"dur ve bu linkten satın alınabilir.

Kadınlar tabi ki yakışıklı, zengin, tanınmış, itibar gören erkeklerden etkilenirler. Erkekler de bu tip kadınlardan etkilenir. İnsanlar -işin içinde cinsellik olmadığı platformlarda bile- bu gibi kişilerden etkilenebilirler. Ama kadınlar özel ilişki için partner seçerken kendine gerçek anlamı ile güvenen erkeklere öncelik verirler.

Kendine güven, kadınlardan çok erkeklere yaraşan; bence erkeklere ait ve en çok erkeklere gereken bir özelliktir. Kadınlar eşlerinden (her erkekten değil, yanlış anlaşılmak istemem, eş olarak seçtikleri kişilerden) ataerkide sergilenenle en küçük ilgisi bulunmasa da, liderlik beklerler. Belirleme beklerler. Dayanak beklerler. Taşınma beklerler. Yapıcılık beklerler. Bu üstlenmesi pek de kolay olmayan nitelikler ise eşleşme sonrasında kendine güvenen erkekler tarafından doğal olarak, farkına varılmadan sergilenir. Giderek küçümsenen kültürümüzde ailenin orta direği erkektir. Ama daima kadınların dediği olur. :) İyisi ve doğrusu da budur; anaerki tam böyledir. Kadınlar bu gerçekleri hissettikleri için öncelikle özgüven ararlar. Bu yüzden kadınlar tarafından seçilmek için verilecek savaş (evet, savaş dedim:) ) önemli ölçüde İÇSELDİR. Kendi içinizde özgüvene ulaştığınızda, başarınız oranında kadınların dikkatini çekme (göz ile dikkat çekilmese de, seçilme miktarı) artacaktır.

Ayrıca özgüvenli erkek korkmaz. Tabidir ki bir tehlike anında korkacak olabilir; ama gereksiz bir "ezilme" (kadınlar tarafından kullanılma, aldatılma vb.) korkusu onda yoktur. Böylesi bir korkuya sahip olmadığı için kadınların davranışlarını doğru analiz edebilir; hatalı sonuçlara ulaşmaz. Kadınlar özgüvenli bir erkeğin kendilerini yanlış anlamayacağını (görebileceğini) ve bu yüzden onları gerçekten (sadece cinsellik ortamında değil) sevebileceğini de sezerler. Bu yüzden de seçerler.

Tabidir ki kadınların çoğunluğu size bakmayacak… Bir boynuzunuz, ya da en azından yeşil saçlarınız yoksa neden baksınlar ki? Haydi diyelim Adonis kadar yakışıklı bir erkeksiniz; ayrıca şeytani bir cazibe taşıyorsunuz ve kadınlar gerçekten bu çekime karşı koyamıyorlar; gözlerini ayıramıyorlar (böyle bir durumun var olma şansı sıfırdır, ama diyelim oldu). E? Pratikte bunun ne değeri olabilir ki? Güzel bir yaşam insanların size bakması ile değil, güzel ilişkiler kurarak var edilir. Eğer kadınlarla ilişki hakkında bir şey bilmiyorsanız size bakan kadınların ilk adımda sizden uzaklaşacağına da emin olun. Ancak özgüveniniz varsa, dengeli ve güçlü karakter sahibi bir erkekseniz, isterse sokakta yürürken, metroda yolculuk ederken, ya da barda/restoranda yemek yerken hiçbir kadın size bakmasın, iletişim kurduğunuzda seçileceğinize (rakiplerinizi yeneceğinize) emin olun. Kadınların sizinle olmaya ilgilerinin bulunması, yanınızdan geçen her kadının size bakıp, yakınlaşınca uzaklaşmasından çok daha tatmin edici bir sonuç. ;-) En, en, en önemli şey yakın iletişim sırasında kadınları etkilemektir. Yineleyeyim: Duruş, giyim, tavır gibi etmenler kadar (belki bunlardan da fazla) özgüven anılan etkiyi var edecektir. (Eklemek isterim; A-Stil kursunda özgüven hakkında da bilgiler var.)

Editörün notu: "A-Stil Seksapel, Kalite ve İmaj kursu" ve programını inceleyin!

Özgüven sahibiyseniz, sizden daha yakışıklı pek çok erkeği sollayacağınıza ve resminizi gören kadınların kendilerinden geçeceği bir fiziğe sahip olmasanız da, sizi seçen hanımın gözüne seks ilahı gibi görüneceğinize emin olun. :)

" Felsefi gelebilir özür dilerim Tesekkür ederim"
Kibar ve düşünceli bir arkadaşsınız. Bu tavrınız için ben teşekkür ederim.