722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Majikal Eğitim Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

MAJİ

SORULAR ANA SAYFA | Maji | Astroloji | Fal / Tarot | Kuantum | Ezoterizm | Müslümanlık | Pozitif/Negatif Enerji | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi
İlişkiler | Özel İlişkiler | İş Hayatı | Janus

TÜM MAJİ SORULARI
8 Kasım 2019
Maji, kadere müdehale midir?

Sevgili Janus, sayende çok yol kat ettigimizi belirtmek isterim. Yasadikça, deneyimler hale geldikçe ne demek istedigini daha iyi anliyorum. Ancak bir takim çekinceler bas göstermeye basladi.

Hayatin akisindaki günlük ( belki biraz daha rahat yasamak için) yapilan majikal çalismalar acaba kadere müdehale ediyor oldugumuz anlamina mi geliyor. Sunu demek istiyorum sikismis bir trafikte yolu açmak isterken bunu yaptigimizda baska bir aracin yolunu tikamis olabilir miyiz ? :) bu düsünce vicdan yapmama neden oluyor. Onun için kader nedir ne kadar vardir diye de sormak gerek tabii. Ama kendimiz için yaptigimiz majikal çalismalarin kimseye zarar vermeyeceginden nasil emin olabiliriz ki. Önemli olan niyet midir sonuç mudur sana sormak en sagliklisi. Nedensellik ilkesi kybalionda geçen yedi hermetik prensipten biri, kuantumla birlikte nedenselligin çöktügünü söylersek bazi kavramlari (majinin nedenini sonucunu ) bastan tanimlamak hepimizi aydinlatabilir.

Size ve sitenin devamliligini saglayan her seye ve herkese sonsuz tesekkürler

Sevgilerimle

YANIT

Majide, çalışırken hissettikleriniz önemlidir. Şifa çalışması yapsanız bile, içinizde sıkıntı, isteksizlik hatta stres varsa başarı beklemek zordur. Ayrıca rahatlamak olarak adlandırdığınız süredurum adına nasıl çalışmalar yaptığınıza da dikkat etmek gerekir. Örneğin biz 3. kişilerin yaşamına olumlu açıdan bile müdahil olunmaması gerektiğine inanmaktayız. Diğer yandan, çalışmalar kendi beyin elektriğiniz adına yapılırsa bir sakınca değil, hayr vardır.

“yapilan majikal çalismalar acaba kadere müdehale ediyor oldugumuz anlamina mi geliyor.”
Başkasına yapıyorsanız (olumlu olduğuna inandığınız bir konuda olsa da) bu anlama gelir. Ancak kader denen oluşumu (somunu/geleceği) sadece kendi bilinciniz var ettiği için, kendi imal ettiğiniz bir şeye (kendi kaderinize) bir kez daha müdahil olmanız mümkün değildir. Bu nedenle kendinize maji yapmanızda bir beis yoktur.

“istiyorum sikismis bir trafikte yolu açmak isterken bunu yaptigimizda baska bir aracin yolunu tikamis olabilir miyiz ?”
Bu çalışmayı yaparken beyin elektriğinizin frekansı (yapısı, radyasyonların dalga boyu) çok önemlidir. Eğer diğer sürücülere öfke içinde trafiği açma çalışması yaparsanız, KENDİNİZE negatif enerji yolluyor olabilirsiniz. Bu duruma ek olarak yolladığınız vibrasyonlar öfke (NE) içindeki sürücülerin beyin elektriği ile senkronize olacak ve onlara -rezonansın genliğine paralel ölçüde- “dokunacaktır”. “Kader” denen dalga fonksiyonu çöküşlerini “alanların senkronizasyonu” olarak görmeyi başardığınızda eylemlerinizin geri dönüş biçimini da çözebilirsiniz.

Diğer yandan sadece rahatlamak amacı ile (“temiz kalp” ile) trafiğin açılması için çalışma yapmanın kimseye zararı olamaz; çünkü beyninizden yayılan EM radyasyon pozitiftir. Niyet pozitif olunca zarar veremezsiniz; çünkü PE denen frekans hem zarar veremez, hem de PE içinde zararlı bir amaç adına çalışma yapmak aklınız gelmez (içinizden gelmez).

Aynı nedenler yüzünden tanrının beyaz büyücülere ceza vereceği düşüncesi akıl dışıdır. Tanrı her şeyi yaratmışsa ceza vereceği şekilde yaratmış olamaz. Ceza denen şeyler, PE den, yani tanrısal esinden kopulduğu için kontak kurulan negatif alanların bina ettiği olaylardır. Tanrısal esinden kopulabileceği Müslümanlıkta (Şeytan’a karşı uyarılar kapsamında) bizzat tanrı tarafından deklare edilmektedir.

“Önemli olan niyet midir sonuç mudur sana sormak en sagliklisi.”
Önemli olan niyet, yani beyin elektriğinin gerçek yapısıdır; çünkü niyeti (çalışmanın konusunu, hedefini, amacını, isteği, ülküyü) belirleyen beyin elektriğidir. Yukarıda söz ettiğim gibi “İyi niyet ile yapılan HİÇ BİR çalışma zarar veREmez”.

Bu gerçekler nedeni ile öfke/hırs içinde, intikam duyguları ile, adalet/eşitlik/kardeşlik/hak/hukuk vb. aranamaz; aransa da bulunamaz. Hak ararken atılan sloganlarda yer alan “söke söke” almak sözünü hissederek söylediğinizde hakkınız olanı almayı geçin, an itibarı ile içinde olduğunuz şartlardan kötüsüne adım atmışsınızdır. Bunlar şeytanın ataerkil kültürlerde “at oynatması”nden başka şeyler değillerdir. Gerçekten hak (ki, Hak, Müslümanlıkta Allah’ın güzel adlarından, bizim sistemde bozon ya da keşfedilmemiş parçacıklardandır) aramak adına yola çıkan kişi öncelikle sakindir; karşı tarafa DA bir ölçüde anlayış içinde, kendi hatalarının da bilincindedir. Bu yüzen savaşmaz… çözüm üretir. Ürettiği çözümlerde daima kendine de gerektiği kadar özveri payı çıkartır. Kimsenin tam olarak haklı olamayacağını, kazanımlar elde etme sürecinde kayıpların da kaçınılmaz olduğunu, bunları özveri ile yapması gerektiğini bilen biridir.

“Nedensellik ilkesi kybalionda geçen yedi hermetik prensipten biri”
Kybalion yeni bir kitap değil, yazarının -bizim hakkında konuştuğumuz- 1990 çıkışlı teorileri bilmesine olanak yok. Biz çok-çok yeni (ama tümü bilimsel olan) hipotezlerden söz etmekteyiz.

Özel Görelilik yasası ile kanıtlanan “Zaman kişiye özel hızda akar”,
saygın birçok bilim adamının ortaya attığı gibi “Gerçeklik yoktur, her şey sanaldır”,
Einstein’ın “Işık hızı geçilmez” ön yargısındaki iddiası “ışık hızı sadece kara enerji tarafından değil, kuantum dolanıklığı ile geçilmektedir”
benzeri gerçekler ortaya çıktığından beri kozalite (nedensellik) sona ermiştir.

Önceden bazı yanıtlarımda söz ettiğim gibi; elde Ferrari anahtarı varken, romantik duygularla kütüphane merdiveninde ilerlemeye çalışmak zaman kaybıdır. Şunu da bilmek gerekir: Yirmi yıl sonra -ola ki- bizim sözlerimizi bir platformda yinelediğinizde, eminim ki başka araştırmacılar size -Ferrarileri düşük hızlı arabalar durumunda bırakmış olan- yepyeni araçların anahtarının elinizde olduğundan söz edeceklerdir. Ama hala da Kybalion yazarı da, bizler de Great Work adına çorbaya tuz, karabiler, pul biber, kimyon, kişniş vb. atan kişiler olarak kalacağız.

Güzel gönlünüzden çıkan güzel sözleriniz bizler için gerçekten ılık bir su akışı gibi rahatlatıcı… çok değerli. Bizlerden size keyiflerle dolu dilekler…


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Ezoterizm    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -