722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Pozitif Enerji Eğitimi Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

POZİTİF ve NEGATİF ENERJİ

SORULAR ANA SAYFA | Maji | Astroloji | Fal / Tarot | Kuantum | Ezoterizm | Müslümanlık | Pozitif/Negatif Enerji | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi
İlişkiler | Özel İlişkiler | İş Hayatı | Janus

TÜM POZİTİF ve NEGATİF ENERJİ SORULARI
4 Mart 2019
Insanlarla bag kuramamak

Merhaba. Ortak bakis açilarina sahip oldugum birkaç kisi hariç, diger insanlarla bag kuramiyorum. Içimden selam vermek bile gelmiyor. Yan yana aylarca kalsak aramizdaki sogukluk geçmiyor.

Diger insanlara baktigimda rol yaptiklarini görebiliyorum ve bu sekilde bile samimiyet kurabilmek ise yariyor. Ben rol yapacak enerjiyi bulamiyorum açikçasi. Mecburen konusmam gerektiginde bile bir an önce bitsin istiyorum.

Varsin öyle olsun, içten gelmiyorsa konusma denilebilir ama çocuklugumdan beri tek basimayim. Bildiginiz, fiziksel olarak tek basimayim. Hiç kiz ile iliskim bile olmadi mesela.

Ne önerirsiniz?

YANIT

Öneriden önce hemen bir teşhis koyayım (“teşhis” sözcüğü ile şaka yapıyorum tabii ki): Geçmişte yaşadığınız bir olumsuz olayı yanlış yorumladığınız, bu yüzden olması gerektiğinden fazla miktarda/uzun süre acı çektiğiniz, ya da öfke duyduğunuz için NE celp etmişsiniz. NE beyinde ana tema olduğunda olmadık sonuçlar yaratır. Geçmiş deneyimlerime dayanarak rahatlıkla söyleyebilirim ki sizin yaşadığınız sonuçlar genelde kaderinde (hatta kimliğinde) sosyal aspektler taşıyan kişilerin başına gelmektedir. Aslında bu sonuca varmak için de okültist/kahin vb. olmaya gerek yoktur; çünkü NE bir kez celp olursa, oluş miktarına göre kişide şans açacak hangi yetenek varsa tersini yaratır. Bir çeşit fizik tepkimedir bu. Gerisinde şeytandı, cindi, şuydu-buydu aramak da gerekmez.

Şimdi sözleriniz hakkında cümle-cümle görüş bildireyim:

“Yan yana aylarca kalsak aramizdaki sogukluk geçmiyor.”
Bunun kaynağı sizden yayılan negatif EM alandır. Biraz daha okült değim ile konuşmak gerekirse “auranızdaki negativite nedeni ile senkronizasyon kurulamamaktadır” denebilir. Mesajınızda bahsettiğiniz duyguların/kanıların/inançların sizde yarattığı gerginliği insanlar hemen algılarlar, gerilince olumlu duyguları yitirdikleri için sizden uzak duraya çalışırlar. Yani siz gerginseniz onlar da gerilir, bundan rahatsız olurlar; senkronizasyon şansı sona erer. Oysa “mıh” gibi dursanız, ama rahatsanız, onlar da rahatlar ve size yakınlaşırlar. Hele ki bir de insanların yanında rahatlığa ek olarak gerçek bir mutluluk duyuyorsanız işte o zaman çevreniz insandan geçilmez. Uyukluyor olsanız bile… (Şaka yaptım tabii ki...)

“Diger insanlara baktigimda rol yaptiklarini görebiliyorum”
Bu düşünce (inanç/görüş) biçimi hem NEnin varlığına delildir, hem de -en kötüsü- sürekli negatif alanı canlı tutan bir düşünce kalıbıdır. İşin içinde çıkar elde etme hedefi yoksa bir ölçüde rol yapmak bir çeşit nezaket bile sayılabilir. Diklik (genelde ataerkide dürsütlük diye kakalanır) ilişkileri yıkmak için şahane bir yöntemdir. Ayrıca olduğu gibi görünmek hiç de rantabl bir şey değildir. Siz de bir ölçüde maske takın… insanlarla sekronize oldukça maskenin katmanlarını azaltırsınız.

Biraz daha teorik yaklaşacak olursam yaklaşımınızın "suçlama esprisi, öncel kanı ve düşünce kalıbı" taşıdığını söylemem gerekir. Ve ekleyeyim ki, auranızı betelemek adına bundan iyi bir şey yapamazsınız! Aura betelendikçe negativite artar. Oysa "insanlar" diye kategorize ettiğiniz ve kendinizi dışarda tuttuğunuz grubun sizden zerre farkları yoktur. Siz onları (ya da onların çoğunluğunu) ne kadar negatif veya pozitif görüyorsanız, genelde onlar da sizi de öyle görürler, çünkü öyle algılarlar.

“Ben rol yapacak enerjiyi bulamiyorum açikçasi”
Bu da iyi bir şey, kötü bir şey değil iki? O zaman rol yapmayın! Demek ki siz “rol yapma gerekliliği” adlı durumdan uzak kalabilen/yaşayabilen kişilerdensiniz. Bu da bir huy, ya da bir kişilik özelliğidir. Herkesin senkronize olma yöntemi farklıdır. Negatif elektrik azaldıkça rol yaparak da, yapmadan da senkronize olursunuz.

“Mecburen konusmam gerektiginde bile bir an önce bitsin istiyorum.”
Buradaki “mecburen” sözcüğünün içeriği önemli. İş hayatında mecburen konuşma yapılabilir, ama işinizi seviyorsanız “bir an önce bitsin” hissi yaşamazsınız. Dostlukta mecburen konuşuyorsanız konuşmazsınız olur biter. Herkesin kuş gibi cırlaması modasının gerisinde Amerikan emperyalist kültürü vardır. Adamlar konuşmadan duramazlar ve konuşmamayı bir kabalık ya da yetersizlik olarak lanse ederler. (Uçak yolculuklarında beni en sinir eden yanımdaki kimlik ile konuşmamın beklenmesidir.) Ayrıca dostlar -hatta tanışlar- arasında sessizlik de paylaşılabilir.

“Varsin öyle olsun, içten gelmiyorsa konusma denilebilir ama çocuklugumdan beri tek basimayim.”
Tek başınalık (istenmemek, sevilmemek, iletişim kurmamak) çok konuşup konuşmamakla değil, beyin elektriği ile ilgilidir. Kimi insan çok konuşur, az konuşan ile senkronize olur; kimi çok konuşur, arkadaşı da çok konuşsun ister; kimi az konuşur, dinlemeyi sever; kimi sessizliğin hakim olduğu ilişkilerde rahattır. PEniz varsa size en uygun kimselerle rastlaşırsınız.

Özetle: Yapmanız gereken yegane şey “insanların yanında neyseniz o olun” pop kültür lafını etmeyeceğim, “rahat olun” diyeceğim. Biraz abartayım: Bu NEyi atana dek insanların yanında fazla lafa karışmayın, sürekli en sevdiğiniz şeyleri düşünün. Rahatladığınızda edilen laflara kulak verin, içinizden bir şey söylemek gelirse söyleyin, ya da söylenenlere ilgi duyun. İnsanların geneli gerçek bir ilgi karşısında mutlu olurlar.

Eğer içinizde rahatsanız, yani auranızda negatif EM alan yoksa, insanlar -her ne yaparsanız yapın- yanınızdan ayrılamayacaklar. Ancak ne yaparsanız yapın derken lütfen “İnsanlar şöyle, hayır böyle, ben böyleyim, hayır şöyleyim” benzeri -hiç darılmayın- saçmalıkları kafanızdan atın. Yeni ve temiz (rahat) bir beyinle bir kez daha başlayın. İnsanları biraz dikkatle, biraz ilgi duyarak dinlerseniz, ya da sessizlik anında gerçek anlamı ile rahat olursanız, sorun kalmayacak. "Ne yapacağım? Ne diyeceğim? Neden böyleyim? Neden böyleler?" benzeri -bir kez daha yineleyeyim- NE yaratısı saçmalıkları beyninizden silin (düşünmezseniz silinirler), insanları fazla kafanıza takmayın, RAHAT OLUN... başardığınızda evrenle pozitif kontak doğmaya başlayacak.


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Makaleler    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -