722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Pozitif Enerji Eğitimi Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

POZİTİF ve NEGATİF ENERJİ

SORULAR ANA SAYFA | Maji | Astroloji | Fal / Tarot | Kuantum | Ezoterizm | Müslümanlık | Pozitif/Negatif Enerji | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi
İlişkiler | Özel İlişkiler | İş Hayatı | Janus

TÜM POZİTİF ve NEGATİF ENERJİ SORULARI
7 Mayıs 2018
Vicdan, pozitif enerji ile kontak yolu ve Ay Düğümleri

Sevgili büyügüm, umarim iyisinizdir ve günleriniz bol sevgi, nese ve mutluluk içinde geçiyordur. Dogrudan kelime olarak ifade edilmemis olsa da yazilarinizin, sorulara verdiginiz cevaplarin istisnasiz tümünde dolayli sekilde vicdandan bahsediyorsunuz. Çok çalismak, yilmamak, zorluklari kabul edip onlardan ögretiler çikarmak, gülmek, güldürmek, sevismek, paylasmak (ödün vermek degil, sadece gerekli durumlarda ödün vermek olabilir), karakterli olmak, hedefe odaklanmak, inanç ve iman ile hareket etmek, vb. tüm durumlar bir noktada vicdan ile baglantili; olmadigini düsünüyorsaniz ilk sorum neden olacaktir. Eger benim gibi oldugunu düsünüyorsaniz ezoterizm açisindan vicdan ve önemi nedir ? Vicdanin siniri nedir (örn. acimak, küçümsemeye kayan duygu durumu) ? Degerli vaktiniz için simdiden tesekkür ederim. Çogunlukla dedigim gibi, günleriniz su gibi geçsin.

YANIT
Öncelikle eski öğrencime merhaba! :)

Vicdan adlı kavramı çok güzel rezüme etmişsiniz. Ancak -bizim sistemimize göre- iyilik (ki, vicdan kavramı bu kapsamda yer almaktadır), eğer geleneksel olarak anlaşıldığı şekli ile algılanıyor ve uygulanmaya çalışılıyorsa aşırı etkin olmayacaktır. Dünya üzerinde iyiliğin baskın faktöre dönüşememesi bu inancımızın kanıtı sayılabilir.

Oysa iyilik spiritüel bir değer olarak algılanmazsa, ona fiziksel bir süreç/mekanizma şeklinde bakılırsa, nedenselliği görülebilirse, çok daha açık şekilde ortaya çıkacak, böylece kendini “iyi “ konumuna uygun görmeyen, ya da böylesi değerlere/konulara fazla ilgi/sempati duymayan, hatta inanmayan birçok kişiye de ulaşacaktır.

Siz ve benzeriniz kişiler tabii ki iyiliğe spiritüel bir değer olarak bakabilirsiniz. Vicdan ve benzeri kavramları ana hedef olarak belirleyebilirsiniz. Bunda bir hata yoktur. Ancak bu yaklaşım bir kalıp olarak sunulursa (ki, yüzyıllardır böyle yapılmaktadır) yukarıda söz ettiğim gibi birçok insanı ıskalayacaktır.

Bu yüzden sorunuza “vicdan” yerine, pozitif enerji temelinde bakalım. Böylece PE’yi anlamaya ve onunla kontak kurmaya çalışan herkes -hangi eğilimde, hatta kimlikte olsa da- sorularına yanıt bulabilecektir.

Pozitif Enerji öncel (Big Bang öncesi) yapının olağan frekansıdır. Madde evreninde bölünme (tamlığın parçalanması/bozulması/yıkımı) ile ortaya çıkan NEnin varlığı yüzünden farklı (polar/anti) bir değer olarak görülmektedir. Oysa aslında doğal, tabii, sıradan gündelik bir dokudur. Ne yücedir, ne kutsaldır, sadece normal ve basittir. Yüce olması için kendinden aşağıda bir şey bulunması gerekir, oysa PE “tamlık” (eşitlik ve denge) ile anılır.

Ona dilerseniz Allah, tanrı, Ana Tanrıça, Baba Tanrı, Orfeus, Buda, evren, kuantum uzay-zaman geometirisine embed gerçeklik, Implicate Order, kuantum evreninde gömülü Platonik değerler, ya da insan beyninin henüz tanınmayan bir dalga fonksiyonu adını verebilirsiniz. Beyin yapınıza göre ne şekilde onunla kontak kursanız da, nasıl yorumlasanız da, bu vibrasyon ana/temel/doğal doku olduğu için, her insanın (bu evrende bedenlenebilecek vibrasyondaki ruha sahip her canlının) beyninde (ruhunda) embeddir.

Bu embed öz ile kontak kurulamamasının nedeni doğal olmamaktır. Doğal olan (fabrika ayarlarına dönen) her kişi otomatik şekilde -an bazında- kontağı kuracaktır.

Peki, nasıl doğal olunur?

Doğal olmak sanıldığı kadar kolay değildir; çünkü insanların ezici çoğunluğu obsesyon altındadır! Obsesyon ise pek çok kişinin korktuğu gibi cin çarpması, hortlak saldırısı ya da buna benzer bir şey değildir. Obsesyon hissedilmez, yaşanır; çünkü saldıran varlık sadece korkudur. Korku bir duygu değil, bir obsesyon aracıdır. Bu yüzden cin saldırısından (ya da başka bir şeyden) korkan herkes çoktan saldırı altındadır… doğalından (PE’den) kopmuştur. Korku yenilip (ki, korkuyu yenmek çokluk hırs ve öfkeyi yenmek ile gerçekleşebilir) kontak kurulduğunda ne yapılması gerektiği anlaşılacak, soruların yanıtları kişiye özel olarak gelmeye başlayacak, soru (ya da bu konulara merak) yoksa bile hayatın akışı olumluya doğru kaymaya başlayacak, sorunlar/engeller kendi kendine çözülmeye koyulacaktır.

Korku ise her zaman cin çarpasına yönelik değildir; genelde -bunu çok az insan fark etmiş olsa da- korkulan bir "kimlik modeli"dir. En cesur, hatta “iyi” olarak algılanan insanların bile ruhunda bu korku etkindir; çünkü o kimliğe geçilmesi, kişide sahip olduğu her şeyi yitirip “cascavlak” ortada kalma duygusu yaratmaktadır.

Söz konusu kimlik ise Kuzey Nodunun (Ay düğümünü) gösterdiği kimliktir.

Bu yüzden en kolay PE celbi -kimi zaman genel geçer “doğru” kalıplarının dışına çıkıp- kuzey nodu kimliğine geçerek yaşanır.

Kişi eğer bu kimliğe geçmekten imtina ediyorsa, klasik anlayış ile ne ölçüde pozitif dursa da PE ile kontak kurulamamış demektir. Toplumca ya da manen onaylanan kavramlar bazında yaşayan nice insanın gerçek anlamı ile mutluluk ve rahatlığı bulamama nedeni budur.

Beyin elektriğindeki rahatlama ancak belli engeller aşılırsa oluşur… kontak da zaten sadece böyle -engelleri aşarak, istenmeyen şeyleri yapmayı başararak- kurulur. Yaşam bir değişimdir. Doğru yönde olmak şartı ile değişim gerçeğini benimseyemeyenler aslında ölüdür.


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Makaleler    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -